Yazılar

Kırmızı Işıkta Bekleyen Köpekler




Birgün yaya geçidinde yeşil ışığın yanmasını beklerken karşı kaldırımda duran bir köpek ilgimi çekti. Yaya geçidinde durmuş sağa sola arada bir öne doğru bakıyordu. 
Önce bir anlam veremediğim bu durum ışığın yayalara yeşil yanmasıyla netleşti. Karşıya geçmek için adım attığımda köpeğin de yürümeye başladığını gördüm. Yolun ortasına geldiğimde kalabalıktan köpeği göremedim. İlerleyip karşı kaldırıma ulaştığımda arkama baktım ve köpeğin parka doğru emin adımlarla yürüdüğünü gördüm.

köpek psikolojisi
Tesadüf diye nitelendirdiğim bu olayı açıkçası çok düşünmedim. Ancak sonraları benzer geçişleri farklı köpeklerin de yaptığını görüp “trafik ışıklarını kullanarak şehir hayatına uyum sağlamışlar” diye düşündüm. Karşıya geçmek istediklerinde ışığın yeşil yanmasını bekliyor ve yandığında  da herkesin yaptığı gibi karşıya geçiyorlardı. Hatta bir köpeğin, yeşilin kırmızıya dönüşmesiyle iki yolun ortasındaki alanda kaldığını ve tekrar yeşil ışık yanana kadar orada beklediğini görmüştüm.

Aklımı kurcalayan sorular için biraz araştırma yaptığımda, bazı kaynaklarda, köpeklerin renk körü olduğunu ve kırmızı-yeşil renkleri ayırt edemedikleri yazıyordu. Bunun yanında bu inanışın yanlış olduğunu, sadece kırmızı rengi bizim gibi göremediklerini, belirten bir çok yazı da okudum.

Bunlar olmaya devam ederken gördüğüm bir başka olay beni daha da düşündürdü. Kaldırımda beklerken yolun karşısına bir köpek geldi ve beklemeye başladı. Ben her zamanki gibi aynı şeylerin olacağını beklerken, birçok insanın yaptığı gibi yolun boş olduğunu gören bir yaya karşıya geçmek için yürümeye başladı ve çok ilginçtir bu gören köpek onunla birlikte yürümeye başladı. Yolun ortasına geldiklerinde, trafik ışıkları halen kırmızı yanıyordu. Yol boş olmadığından karşıya geçemeyen yaya ve köpek, orta kaldırımda beklemeye başladılar. Işığın yeşile dönmesi ve yayaların hareketlenmesiyle de yine her zaman olan oldu. Yaya ve köpek karşıya geçti.

Kırmızı ya da yeşil ışığın yanması köpek için bir anlam ifade ediyor muydu yoksa yanındaki insana mı güvendi? Belki de köpekler gerçekten renk körüdür ve sadece insan hareketlerini gözlemliyorlardır? Belki de insan karşıya geçebiliyorsa ben de onunla birlikte geçebilirim diye düşündü?

Gözlemlerime göre; köpek, hem çevresine uyum sağlamış ve insanların yaptıklarını model olarak kullanıyor hem de ışıkları bizim gördüğümüz gibi olmasa da seçebiliyor.

Güvercinlerin 300-400 km uzaktan bırakılmalarına rağmen nasıl evlerini bulabildikleri, bir leoparın nasıl olur da yavru bir maymunu yemediğine hatta onu güvenli kollarının arasına alıp uyuduğuna, dünyanın en büyük hayvanı olan mavi balinanın, dili bir afrika fili ağırlığında, neden dünyanın en küçük hayvanlarından boyları 1-2 cm olan kril ile beslendiği gibi birçok soruya bilim insanları yaptıkları deneysel çalışmalarla ve gözlemlerle cevap vermeye çalışıyor. Cevaplar bulundukça hayvanların ne kadar muhteşem olduklarını görüyor ve onlara saygı duyuyorum.